Ana menü

  • Konular – 
  • Almanyada Gurbetci kimdir ?
  • Iletisim
  • Ben CHP yüzünden Almanya'ya köle işçi olarak gönderilen bir gurbetci çocuğuyum. Kendime seçtiğim lakabım ALMANYADA GURBETCİ'dir.Gerçek adımı açıklamayı meşhur Atatürkü koruma kanunu yüzünden sakıncalı buluyorum. Hiç bir kanuni yada gayrikanuni örgüte, derneğe, partiye,STK'ya yada kuruluşa üye değilim. Bilinmeyen, hiçbir yerde adı geçmeyen bir gruba da dahil değilim. Kendi kararımla, imkanımla ve internet sayfası kurma bilgilerimle bu sayfayı kurdum. Sayfa zaman bulduğum zamanlarda güncellenecektir. Türkiye'de 1922den beri Atatürk'ün başlattığı diktatörlük dönemi 1950de son bulmuş, 1960 askeri darbesiyle meydana gelen ekonomik kriz sonucu patlayan işsizlikle ve döviz ihtiyacıyla hükümet çareyi kendi vatandaşından kurtulmakla bulmuştur. Bu vatandaşı defetme, kurtulma Almanya'ya işçi gönderme adı altındaki sürgünle olmuştur. Gurbetçiler sadece döviz getiren vasıfsız işçiler olarak görülmüş, gittiği yerlerde kendi kaderlerine terkedilmiştir, böylece bir taşla iki kuş vurulmuştur.Gurbetçilerin sürgünde vatansız başka kültürlerin baskısı altında, nesiller boyunca yaşamalarının sorumlusu Kemalist vesayet, CHP ve daha geriye gidilirse Atatürk'tür.

    Gurbetciler kendi haline bırakılmış yetimler gibi horgörülmüş, gittiği ülke insanlarının şahsi ve evsahibi devletin resmi tahrik ve aşağılamalarına ve hatta ırkcı muamelelerine maruz kalmış, kendi kültürlerini yaşayamamış, kendilerini gönüllü hapishanede gibi hissetmişlerdir. Gurbetteki Türklerin toplumsal sömürme ve dışlanma üzerine birde kendi vatanları Türkiye'de gördükleri aşağılanma ve horgörülmeleri üstüne eklenince çoğu Gurbetciler kaderlerine boyun eğmiş,"feleğe" kadere küsmüşlerdir. Ama 15 Temmuz 2016da bazı Kemalistlerin ve sol kesimin darbeye fiilen ve sözle verdiği destek en azından beni artık harekete geçirmiştir. 15 Temmuz darbesi bardağı taşıran son damla olmuştur. Ve Kemalistlere DUR demenin zamanı gelmiştir. Bu darbe başarılı olsaydı yeni Gurbetciler meydana gelecekti ve bizim yaşadıklarımızı Türkiye'de yaşayan başka vatandaşlarda gurbete giderek yaşayacaktı. Kemalist vesayet esas gücünü tanrılaştırılan ve dokunulmayan Atatürk'ten alıyor. Benim kendime edindiğim vazifem CHPnin ve Atatürk'ün tarihte 1922den itibaren yaptıklarının yüzünden Türk Milletinden resmen özür dilediği zaman bitecektir ve bu sayfa kapanacaktır. Sayfamı kapatmam Atatürk heykellerinin yıkıldığı zaman ve Atatürk'ün resimleri resmi dairelerden ve evraklardan, paradan kaldırıldığı zaman olacaktır. Amacım Kemalistler'in Atatürk'ü hatalarıyla normal bir vatandaş olarak kabullenmeleri ve Atatürk'ün diktatör olarak millete yaptıkları zulmün hesabını vermeleri ve çarpıtılan tarihin düzeltilmesidir.

    Atatürk'ü ifade ettiğim kötü vasıfların hepsini internettten topladığım belgelere dayanarak koydum. Mesela Atatürk'ün bol miktarda alkol içtiğini ve alkol yüzünden öldüğünü herkes bilir.Buna ait binlerce delil vardır.Ben ayyaş yada sarhoş dediysem bunlara dayanarak söyledim.Yaptığım araştırma neredeyse Atatürk'le ilgili çoğu kitapları zamanım olduğunca okuduğumdan bilimsel bir çalışma oldu.Kaynak her zaman gösterdim. Atatürk'ün kötü vasıfları şunlar: alkol müptelası, kadın düşkünü, sahtekâr, sinsi, korkak, ihtiraslı, zimmetine para geçiren(hırsız), ateist(dinsiz). Atatürkün iyi vasıfları şunlar: yalan söylemeyen, iyi bir hatip güzel konuşabilen, ikna edici, analiz edebilen zekalı, ittihatcı yönüyle vatansever. Yakın tarihi inceleyen kişiler görürlerki 1922'ye kadar Atatürk belgelerdeki bilgilere göre tam bir dinci, hilafetci(padişah ve halifelik yanlısı), muhafazakar, Türk geleneklerine, İslam ve Türk kültürüne çok bağlı olan bir kişidir. Ancak 1922nin başından itibaren iktidarı yavaş yavaş eline geçirmeye başladığı zaman tam ters bir dönüş yapmıştır.1.Meclisteki ve önceleri kendine muhalif kişileri ortadan kaldırmış (Yeşil Ordu, ilk kominist yanlıları ve kendine muhalif kişiler),2.Meclisle beraber muhaliflerini kendi basınıyla ve adamlarıyla yıpratmış,öldürtmüş, astırmış ve diktatörlüğünü kurmuştur.İnkilaplarla gelen ve millete zulüm içeren ve ölümüyle son bulan devirden sonra daha kötü İnönü zulmü başlamış ve 2000lere kadar gelinmiştir.Atatürkün bilinmeyen yanı ise onun Teşkilatı Mahsusa geleneğinden gelen Komitacılığıdır.Kendine yakın ve muhalif bütün silah arkadaşlarını yada devlette söz sahibi ama kendine muhalif olanları Takriri Sükûn kanunu çıkana kadar kendi koruması olan İsmail Hakkı Tekçe'ye veya muhafız alayına bertaraf ettirmiştir.